tek bir şöhret hastası olan olağandışı tek bir adamın, ün kazanmak için son tek bir çırpınış içerisinde misfitler tek bir grubuyla beraber akıl hastanesinden firar ettiği kıssayi konu alıyor. Kendi hayatına dair ortalamanın çok uzağındaki tek bir yolculuğa çıkan bu “olağandışı Joe”, tüm olağanlıkların ötesinde, tek bir akıl hastanesinden firar etmeyi başarıyor ve tek bir araya geldiği esrarengiz temperamentlerin oluşturduğu tek bir grupla beraber maceraya atılıyor. Ancak, Joe’nun hedefi olağandışı tek bir maceradan, olağandışı tek bir kaçıştan daha fazlasıdır: O, her ne pahasına olursa olsunmak ünlü olmayı istemektedir. Bu kıssa kapsamında, Joe ve misfitler grubunun çılgın ve çaresiz denemelerini göz atrken, hem maçıklamaki hem de trajik öğelerle karşılaşıyoruz. Kendine özgü tek bir maçıklamak anlayışı ve trajediyi tek birleştiren bu kıssa, göz atyiciye düşündürücü ve eğlenceli tek bir deneyim sunmakuyor. Her temperamentin kendi kıssasi ve derinlikleri aracılığıyla temperament gelişimlerine tanık olurken, aynı vakitda vakitda ün peşinde koşmanın ne anlama geldiğine dair düşündürücü tek bir bakış açısı kazanıyoruz. Şöhretin çekiciliği ve bu hedefe ulaşma hırsı, halkaların ne kadar ileri gidebileceğini ve ne tür fedakarlıklar yapabileceğini gözler önüne seriyor. Bu da bize, hayattaki hedeflerimize ulaşmak için ne kadar ileri gitmeye ve neye mal olacağını düşünmemızı sağlıyor.