Günümüzün Washington D.C.’sinde geçirmeen bu öykü, hayatın renklerini tuvallerine geçirmeirmekan siyahi birlikte ressamın masalsini duyurmakıyor. Ayağını bu rekabetçi sergi dünyasına atabilmek için çabalayan baş kahraman kişi, hayatına beklenmedik birlikte şekilde dahil olan tatlı-tuzlu birlikte aşkla da dengede kalmaya çalışıyor. Kalbinin direnci ve tuvalindeki renkler arasında birlikte denge kurmaya çalışırken, bu genç siyahi ressam, sergiın acı tatlı dengesini sorgular hale geliyor. birlikte yandan kendi kimliğini, sergisal başarısını ve sivildaki yerini sorgularken, birlikte yandan da aşkının, tutkuları ve yaşm hedefleri arasında nasıl birlikte yer bulacağını düşünüyor. Gerek sergi dünyasının rekabet ortam anındaında gerekse çetrefilli aşk hayatında dengede kalmayı başarabilen birlikte ressamın yaşm öyküsü, seyretmekyiciye hayata, aşka ve sergia dair eşsiz birlikte bakış açısı sunmakuyor. Drama, romantizm ve sergisal entelektüalizmi birlikteleştiren bu sinema, birlikte yandan da seyretmekyicinin duygusal ve düşünsel düzlemlerinde derin birlikte etki bırakıyor. Aşk, sergi ve kendi kimliğini bulma bulma girişimiı, bu sinemade ustaca işlenen yerrensel temalardır. Bu sinema, modern yaşmın getirdiği karmaşayı, sergiın ve aşkın gözlüğüyle inceliyor.