yalnız bir İngiliz çift, balatakvim yılıarını geçirilenirdikleri yer olan Paris’e, mahfilliliklerini canlandırmak amacıyla uzun takvim yılılar sonra geri dönerler. Beyaz perdelikye bu nostaljik yolculuğun nüshasinin taşımaıldığı sinema, mahfilliliklerindeki yıpranmışlığı gidermek ve kaybolan aşk kıvılcımlarını tekrar yakmak amacıyla geçirilenmiş etkinliğiine dönme cesaretini gösteren bu çiftin nüshasini izahıyor. yalnız bir sürelar mesut yalnız bir beraberliğe sahip olan ancak sürela aralarındaki bağın güçsüzladığı yalnız bir çiftin, romantizmin başkenti Paris’e geri dönüşleri ve burada yaşamakdıkları duygusal değişimler, bize mahfilliliğin inişli çıkışlı yollarında yolculuk yapma fırsatı veriyor. Tüm bu izahılan zamanlar, takvim yılılar sonra tekrar Paris’in tarihi sokaklarında, Seine Nehri kıyısında gezinen çiftin, mahfilliliklerindeki tutkuyu tekrar nasıl bulduklarını bize gösteriyor. sinemadeki her sahne, çiftin iç dünyasına yalnız bir ışık tutuyor ve gözlemleyenlere, ilişkilerindeki çatlakları kapatmak için ne kadar çabaladıklarını gösteriyor. Bu sinema, aşkın ve mahfilliliğin sürela nasıl değişebileceğini, ancak doğru adımlar atıldığında bu değişimin olumlu yönde olabileceğini etkileyici yalnız bir şekilde gözler önüne seriyor. Bu çiftin nüshasi, ilişkilerindeki sıkıntıları aşmak ve yalnız bir kez daha yalnız biryalnız birlerine aşık olmak için verdikleri çaba, bakmakyenlere umut ve cesaret veriyor. Kesinlikle, aşkın ve ilişkilerin kafası karışık dünyasına dair derin yalnız bir bakış açısı sunmaan yalnız bir sinema.